KADINLARDA
Kadınlardaki seksüel bozuklukların oranı erkeklerden daha fazladır (% 43;% 31)Kadında en sık görülen cinsel işlev bozuklukları; seksüel ilgi/istek azalması, uyarılma bozuklukları, orgazm bozuklukları, disparoni, vajinismus ve seksüel kaygı hastalığıdır.
Arzu, uyarılma, orgazm veya cinsel ağrı bozukluklarının sonucu olarak gelişen cinsel şikayet veya problemlerin nedenleri ortaya konulup nedene yönelik tedavi yapılır.
CFB bazı hastalıkların ilk habercisi olabileceği gibi başka hastalık ve tedavilerin sonucu da olabilmektedir. Ayrıca travmaya maruz kalmak ve cerrahi girişim geçirmekte cinsel fonksiyonları da olumsuz yönde etkileyebilir.
ilerleyen yaşla birlikte kadın ve erkekte fizyolojik değişiklikler olmaktadır. Kadınlarda vücuttaki östrojen ve progesteron eksikliğine bağlı vajinal atrofi, disparoni, cinsel ilişki esnasında kanama, uterus hacminde azalma ve meme bezlerinde atrofi meydana gelmektedir.
ERKEKLERDE
Erkeklerde en sık görülen cinsel işlev bozukluğu ereksiyon (sertleşme) ile ilgilidir. Bütün dünyada yapılan çalışmalarda 40-70 yaş arası erkeklerin yaklaşık %55’inde hafif, orta, ağır derecelerde ereksiyon bozuklukları bulunmaktadır.
Erişkin erkeklerin %15’inde, 50 yaş üzeri erkeklerin %30’unda cinsel istek kaybı görülmektedir. Erkeklerin %30’unda erken boşalma görülmektedir. %10 erkekte aralıklı olarak boşalamama veya geç boşalma olmaktadır.
Yaşla birlikte testosteron hormonu azalır, ancak bu azalış her bireyde aynı değildir. Sistemik hastalıklar da testosteron azalmasına neden olabilir. Testosteron azalmasına bağlı olarak cinsel fonksiyon bozukluğu (libido azalması, ereksiyon ve ejekulasyon bozukluğu) gelişebilir.